Söz&Kalem Dergisi - Rüveyda Demirel
Hamd alemlerin Rabbine, salat ve selam Peygamber efendimizin üzerine olsun...
İlk insandan günümüze kadar samimiyetin ve Allah'a yaklaşmanın simgesi, nişanesi ve şiarı olan kurbanın önce kelime ve terim anlamlarını ele aldıktan sonra biz Müslümanlar açısından arz ettiği öneme değineceğiz.
Arapça kökenli olan Kurban kelimesi sözlük anlamı, mastar olarak "yaklaşmak" isim olarak ise "yakınlık sağlamaya vesile olan şey "anlamına gelmektedir.
Terim olarak ise kurban; Allah'a yaklaşmak, Allah'ın rızasını kazanmak için ibadet gayesi ile belirli şartları Taşıyan hayvanı usulünce kesmek ya da bu şekilde kesen hayvanın adıdır.
Kurban ibadetinin tarihi geçmişine baktığımızda kurban ibadetinin ve adak adamanın ilk insan ve ilk peygamber Hz Adem'e kadar dayandığını görüyoruz. Bunu Hz Adem'in çocuklarının adaklarının zikredildiği ayeti kerimede; Ey Habibim! Onlara Adem'in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku! Hani İkisi de birer kurban sunmuşlardı da birinden kabul edilmiş ,ötekinden kabul edilmemişti .(Maide 5 /27 )ayeti kerimesi buna işaret etmektedir. bununla beraber "Her Ümmet için Allah'ın kendinize kolaylık verdiği hayvanların üzerine ismini ansınlar diye bir ibadet yeri yaptık .(Hac 22/ 34 ).
Yine son peygamber efendimiz Hz Muhammed sallallahu ve Sellem'e kurban kes emri gelmeden önce peygamberler atası olarak bilinen veya Rabbimizin dostu olarak bilinen Hz İbrahim Aleyhisselam'ın oğlu Hz İsmail Aleyhisselam'ın kurban etmesinin istenmesi mevzusuna gelelim kur'an-ı Kerim'de mealen şöyle bahseder;
"İsmail babası İbrahim ile beraber yürüyüp gezecek çağa gelince; -Yavrucuğum rüyada seni boğazladığımı görüyorum ; bir düşün ne dersin ? dedi ( Hz İsmail de) -Babacığım Emir olunduğun şeyi yap, inşallah beni sabredenlerden bulursun, dedi her ikisi de teslim olup (babası oğlunu şakağı) üzerine yatırınca:- Ey İbrahim! Rüyayı doğruladın. Biz muhsinleri böyle mükafatlandırırız .Çünkü bu, gerçekten çok açık bir imtihandır, dedik biz oğlunun yerine ona büyük bir kurbanlık fidye verdik (saffat 102/ 111)
Evet, ne büyük bir imtihan, Hz İbrahim Aleyhisselam'ın oğlu Hz İsmail Aleyhisselam'ın kurban etmesi üzere emri olunması, ne büyük bir teslimiyet, ne büyük bir tevekkül.
Hz İbrahim Aleyhisselam'ın ilahi emir karşısında duruşu ve tavrı.
Hz İbrahim Aleyhisselam'ın oğlu Hz İsmail'i hazır bulur bulmaz ilahi emir için harekete geçmişti. Hazreti İsmail de buna karşılık büyük bir teslimiyet örneği göstererek Emredileni yapması için babasına teslim olmuştu. Bu şekilde İkisi de muhsinlerden olduklarını ispatlamışlardı.
Aynı şekilde kesilecek kurbanla belalara karşı set örülür yine maddi imkanları el vermeyenlerin senede bir kez et yemelerine vesile olunur. En önemlisi de En Sevgiliye yaklaşılır. Tekrar belirtelim ki bu amelin temelinde Allah'ın rızası kastedilmedikçe Manevi anlamda Allah Celle celalüh ya ulaşılmaz .Allah'a ulaşılamayan bir amelden de manevi bir karşılık beklemek imkansızdır zaten. Hâsıl - kelam , kurban samimiyet ,teslimiyet, rıza-i ilahi, yardımlaşma ,İhsan, cehennemden Azat oluş , itaat, şükür ve maddi yönüyle sosyal manevi yönüyle uhrevi faydaları olan bir ibadettir .Allah c.c ya yaklaşmak için atılan bir adımdır. Ve Hz İbrahim Aleyhisselam'ın teslimiyetiyle ,İsmailleri niyetine kurbanlarını gönülden Allah CC ya adayan ve bu şiara aşkı üfleyen muvvahidlerden olmak temennisiyle , Rabbim kesilecek olan Kurbanları katında kabul edip , Kurban Bayramımızı hayırlara vesile kılsın..... Vesselam
RÜVEYDA DEMİREL
Nesillerden Nesillere Samimiyetin Şiarı: "Kurban"
Hamd alemlerin Rabbine, salat ve selam Peygamberimizin, seçkin ashabının ve ehli beytinin üzerine olsun.
İlk insandan günümüze kadar samimiyetin ve Allah'a yaklaşmanın simgesi, nişanesi ve şiarı olan kurbanın önce kelime ve terim anlamlarını ele aldıktan sonra biz Müslümanlar açısından arz ettiği öneme değineceğiz.
Arapça kökenli olan Kurban kelimesi sözlük anlamı, mastar olarak "yaklaşmak" isim olarak ise "yakınlık sağlamaya vesile olan şey "anlamına gelmektedir.
Terim olarak ise kurban; Allah'a yaklaşmak, Allah'ın rızasını kazanmak için ibadet gayesi ile belirli şartları Taşıyan hayvanı usulünce kesmek ya da bu şekilde kesen hayvanın adıdır.
Kurban ibadetinin tarihi geçmişine baktığımızda kurban ibadetinin ve adak adamanın ilk insan ve ilk peygamber Hz Adem'e kadar dayandığını görüyoruz. Bunu Hz Adem'in çocuklarının adaklarının zikredildiği ayeti kerimede; Ey Habibim! Onlara Adem'in iki oğlunun haberini gerçek olarak oku! Hani İkisi de birer kurban sunmuşlardı da birinden kabul edilmiş ,ötekinden kabul edilmemişti .(Maide 5 /27 )ayeti kerimesi buna işaret etmektedir. bununla beraber "Her Ümmet için Allah'ın kendinize kolaylık verdiği hayvanların üzerine ismini ansınlar diye bir ibadet yeri yaptık .(Hac 22/ 34 ).
Yine son peygamber efendimiz Hz Muhammed sallallahu ve Sellem'e kurban kes emri gelmeden önce peygamberler atası olarak bilinen veya Rabbimizin dostu olarak bilinen Hz İbrahim Aleyhisselam'ın oğlu Hz İsmail Aleyhisselam'ın kurban etmesinin istenmesi mevzusuna gelelim kur'an-ı Kerim'de mealen şöyle bahseder;
"İsmail babası İbrahim ile beraber yürüyüp gezecek çağa gelince; -Yavrucuğum rüyada seni boğazladığımı görüyorum ; bir düşün ne dersin ? dedi ( Hz İsmail de) -Babacığım Emir olunduğun şeyi yap, inşallah beni sabredenlerden bulursun, dedi her ikisi de teslim olup (babası oğlunu şakağı) üzerine yatırınca:- Ey İbrahim! Rüyayı doğruladın. Biz muhsinleri böyle mükafatlandırırız .Çünkü bu, gerçekten çok açık bir imtihandır, dedik biz oğlunun yerine ona büyük bir kurbanlık fidye verdik (saffat 102/ 111)
Evet, ne büyük bir imtihan, Hz İbrahim Aleyhisselam'ın oğlu Hz İsmail Aleyhisselam'ın kurban etmesi üzere emri olunması, ne büyük bir teslimiyet, ne büyük bir tevekkül.
Hz İbrahim Aleyhisselam'ın ilahi emir karşısında duruşu ve tavrı.
Hz İbrahim Aleyhisselam'ın oğlu Hz İsmail'i hazır bulur bulmaz ilahi emir için harekete geçmişti. Hazreti İsmail de buna karşılık büyük bir teslimiyet örneği göstererek Emredileni yapması için babasına teslim olmuştu. Bu şekilde İkisi de muhsinlerden olduklarını ispatlamışlardı.
Aynı şekilde kesilecek kurbanla belalara karşı set örülür yine maddi imkanları el vermeyenlerin senede bir kez et yemelerine vesile olunur. En önemlisi de En Sevgiliye yaklaşılır. Tekrar belirtelim ki bu amelin temelinde Allah'ın rızası kastedilmedikçe Manevi anlamda Allah Celle celalüh ya ulaşılmaz .Allah'a ulaşılamayan bir amelden de manevi bir karşılık beklemek imkansızdır zaten. Hâsıl - kelam , kurban samimiyet ,teslimiyet, rıza-i ilahi, yardımlaşma ,İhsan, cehennemden Azat oluş , itaat, şükür ve maddi yönüyle sosyal manevi yönüyle uhrevi faydaları olan bir ibadettir .Allah c.c ya yaklaşmak için atılan bir adımdır. Ve Hz İbrahim Aleyhisselam'ın teslimiyetiyle ,İsmailleri niyetine kurbanlarını gönülden Allah CC ya adayan ve bu şiara aşkı üfleyen muvvahidlerden olmak temennisiyle , Rabbim kesilecek olan Kurbanları katında kabul edip , Kurban Bayramımızı hayırlara vesile kılsın..... Vesselam