Söz&Kalem Dergisi - Selman Akman
Bir duruşu olmalı insanın..
Herkesten farklı olduğunu ortaya çıkaran bir duruşu..
Zamanla değişen değil,
Zamanla daha çok sağlamlaşan bir duruşu olmalı..
Çağa ayak uyduran değil,
Kur'an'a bağlı kalan bir duruşu olmalı insanın..
Onu ayakta tutan,
Onu ileriye taşıyan bir duruşu olmalı..
Ona yol gösteren,
Ona hayat veren bir duruşu olmalı insanın..
Herkesleşmeyen bir duruş..
Çağın putlarının önünde eğilmeyen bir duruşu olmalı..
Bir duruşu olmalı insanın,
Nefsin şeytani arzularına karşı direnen bir duruş..
Kur'an'ın hayat veren farkını sergileyen bir duruşu olmalı insanın..
Ruhunu diriltmek için namaz kılan,
Kıldığı namazla dirilen bir duruş..
Kelamıyla insanların kalplerine
Rahmet tohumlarını eken bir duruşu olmalı insanın..
Hz Muhammed'in çağ kapatıp,
İman nuruyla çağ açtıran davası gibi duruşu olmalı..
Kabe'nin yanında küfrün elebaşlarına karşı,
Abdullah Bin Mesud gibi haykırarak hakikati aşikar eden bir duruş..
Gazze diyarında ki zamanın Ebu Ubeyde'si gibi
İzzetin sesi olacak bir duruşu olmalı insanın..
İslam ile doğan, İslam ile yaşayan
Ve İslam ile ölen bir duruşu olmalı..
Yaşamanın anlamını da ölmenin manasını da
Allah'a iman ile kavrayan bir duruş..