Söz&Kalem Dergisi - İsmail Durmaz
Arapçası, Haraka El Mukavama El İslamiye olan İslami Direniş Hareketi (HAMAS), 1987 yılında Şeyh Ahmed Yasin ve arkadaşları tarafından Müslüman Kardeşler Hareketinin Filistin topraklarındaki kolu olarak kuruldu.
Hasan El Benna döneminden itibaren Filistin’de etkili olan Müslüman Kardeşler Hareketi, 1940’lı yıllardan itibaren bu bölgede faaliyetlerde bulunuyordu. Müslüman Kardeşler mensupları, 1948 yılında bazı Arap devletleri ile siyonist rejim arasında yapılan savaşlara katılmış işgal çetesine karşı savaşmışlardı.
Mısır diktatörü Abdunnasır’ın da desteğiyle Filistin’de 1960’lı yıllardan itibaren Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ulusal-sol söylemlerle etkili olmaya çalışmıştır. FKÖ’nün Filistin davasını İslam Ümmetinin davası olmaktan çıkarıp Arap milliyetçiliği ve Sosyalist bir çizgiye indirgemesi beraberinde tavizleri ve başarısızlığı getirmiştir.
Bu dönemde Şeyh Ahmet Yasin liderliğindeki Müslüman Kardeşler kadrosu, özellikle mülteci kamplarında İslami bilinç oluşturmak amacıyla eğitim çalışmalarına ve yardım faaliyetlerine ağırlık vermişlerdir. Bu amaçla el-Mücamma’l-İslâmî (İslam Merkezi) adlı kurumu açmış, yurt içi ve yurt dışından gelen yardımları organize ederek muhtaç durumdaki Filistin halkına ulaştırmıştır.
Ahmet Yasin ve arkadaşlarının başta Gazze olmak üzere Filistin’in diğer kentlerindeki çalışmaları kısa sürede etkili olmuş, özellikle gençler arasında İslami bilinç artmıştır.
Birinci İntifada ve HAMAS’ın Kuruluşu:
Şeyh Ahmet Yasin’in serbest bırakılmasından sonra İhvan Hareketi, siyonist işgal rejimine karşı Filistin bağlamında yeni yöntem ve stratejiler üzerinde çalışmıştır.
7 Aralık 1987 tarihinde Filistinli işçileri taşıyan araca bir siyonistin kamyonetiyle çarpıp 4 Filistinlinin hayatını kaybetmesine neden olması üzerine olaylar çıkmıştır. Kısa sürede Filistin’in tüm kentlerine yayılan protestolar ile Filistin tarihine Birinci İntifada olarak geçen süreç başlatmıştır. Yıllarca devam eden Birinci İntifada eylemlerine yediden yetmişe tüm Filistin halkı katılmış tarihte benzeri görülmemiş toplumsal bir mücadele örneği sergilenmiştir.
Filistin halkının işgal zulmüne topyekun bir mücadele içerisine girdiği günlerde HAMAS, Şeyh Ahmet Yasin, Abdulaziz el Rantisi ve Mahmut Zahar gibi liderlerin gayretleri ile Gazze’de kurulmuştur. HAMAS’ın kuruluş tarihi net olarak bilinmezken Hareketin Birinci İntifada’nın başlangıcı günlerinde kurulduğu kabul edilmektedir.
HAMAS’ın Kuruluş Manifestosu: Misak
İntifada hareketleri devam ederken 18 Ağustos 1988 tarihinde HAMAS, kuruluş felsefesini, amaç ve yöntemini deklare eden “Misak” adını verdiği manifestosunu yayınladı. Beş bölüm ve 36 maddeden oluşan Misak’ta HAMAS Hareketinin meşruiyetini Kur’an ve Sünnetten aldığına vurgu yapıldı.
Misak’ın giriş kısmında düşman olarak nitelendirilen işgal çetesine karşı ihlas ve samimiyet sahibi tüm Müslümanlardan destek istenmiştir.
Misak’ta İslami Direniş Hareketinin İhvan-ı Müslimin Hareketinin Filistin kanadını teşkil ettiğine vurgu yapılır. Hasan El Benna’nın Hareketi üzerine inşa ettiği “Gayemiz Allah, Önderimiz Resulullah, anayasamız Kur’an, yolumuz cihat, Allah yolunda ölmek en büyük arzumuzdur.” şeklindeki prensiplere Misak’ta yer verilmiştir.
Mekke ve Medine’den sonra Müslümanlar için Kudüs’ün üçüncü kutsal mekan olduğu vurgulanan Misak’ta, HAMAS’ın amacının “Filistin’i işgalden kurtarmak ve burada bir İslam devleti kurmak” olduğu belirtilmiştir.
İzzeddin El Kassam Tugaylarının Kuruluşu:
HAMAS, her ne kadar İhvan-ı Müslimin hareketinin bir kanadı olarak kendini tanıtsa da askeri mücadele anlamında İzzeddin el Kassam’ı öncü ve yol gösterici olarak görür. İzzeddin el Kassam ferasetiyle gelecekte Filistin’i bekleyen tehlikeyi görmüş, İngiliz işgaline ve henüz örgüt düzeyindeki siyonist çetelere karşı savaşmıştır. HAMAS hareketinin derin bir saygı duyduğu İzzeddin el Kassam, 1935 yılında işgalci İngilizlerle girmiş olduğu bir çatışma sonucu şehit olmuştur.
Filistin’de intifada ateşinin siyonistleri dünyada rezil rüsva ettiği 1991 yılının sonlarında El Kassam Tugayları kuruldu. HAMAS’ın askeri kanadını teşkil eden Kassam Tugayları, Şeyh Ahmed Yasin’in yakın yol arkadaşı Salah Şehade öncülüğünde kuruldu. Kassam Tugayları ile Filistin direnişi daha organize ve profesyonel eylemler gerçekleştirmeye başladı.
Adanmışlar Hareketi HAMAS:
İslami Direniş Hareketi HAMAS’ın kuruluşundan günümüze kadar tüm liderleri şehit olmuştur. ’’Liderleri şehit olmuş bir hareket için asla yenilgi yoktur.’’ vecizesi, İslami hareketin nişanesi oluvermiştir.
‘’İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah’ın rızasını kazanmak için kendini feda eder…’’ (Bakara, 207) ayet-i kelimesine mutabık bir şekilde davanın büyüklüğü, haklılığı ve dosdoğru istikameti üzere en iyilerini feda eden İslam Direniş’in şehid olmuş lider kadrolarını sıralayalım:
-Şehid Şeyh Ahmet Yasin
-Şehid Sallah Şahade
-Şehid Yahya Ayyaş
-Şehid Abdulaziz Rantisi
-Şehid Cemal Mansur
-Şehid Cemal Selim
-Şehid Salih el-Aruri
Ve
-Şehid İsmail Heniyye
Bu isimlerin tamamı, HAMAS’ın kurucu liderlik makamı dahil olmak üzere hareketin yönetim kadrolarında bulunmuşlardır.
Direniş Hareketinden Filistin Liderliğine:
2006’da Filistin’de yapılan seçimde HAMAS oyların yüzde 60’ını alarak Filistin mücadelesinin bayrağını devralmış oldu. Uluslararası güçler ve işgal rejimi sonuçları kabullenmeyince el-Fetih hükümete katılmayı reddetti. Bunun üzerine İsmail Heniye başkanlığında Filistin hükümeti kuruldu. ABD ve siyonist rejim, HAMAS hükümetini yok sayarak Abbas’la görüşmeye devam etti. Gazze’de HAMAS’ı bitirmeyi hedefleyen Mahmud Abbas, uluslararası kamuoyu ve Arap liderlerinin desteğini alarak Gazze’de HAMAS’a saldırdı. Çıkan çatışmalar yüzlerce Filistinlinin şehadetiyle sonuçlanırken Gazze tamamen FKÖ ve el-Fetih’in elinden çıktı. 2007’den bu yana Gazze’yi yöneten HAMAS’a karşı uluslararası kamuoyunun cılız tepkiler verdiği ambargo başladı. Karadan, havadan ve denizden yapılan bu ambargo ile Gazze dünyanın en büyük açık cezaevine dönüştürüldü. Bu yöntemle Filistin halkının HAMAS’a vereceği desteği bitirmeyi hedefleyen işgal rejimi ambargo ile beraber Gazze’ye karşı vahşi saldırılara başladı.
Gazze - Siyonist Rejim Çatışması:
7 Temmuz 2014 tarihinde 51 gün sürecek işgal rejimi saldırganlığı başladı. En gelişmiş silahlar ile Gazze’ye saldıran siyonistler bu savaş sonucunda 530’u çocuk 302’si kadın toplam 2100 Filistinliyi katledip on bine yakın Filistinliyi yaraladı. Kassam Tugaylarının olağanüstü bir direniş gösterdiği bu savaşta, rejim kaynaklarına göre 70 işgal askeri ölürken 720 siyonist yaralandı. Hiçbir ahlaki kural tanımayan siyonist işgal rejimi 100 bin Filistinlinin evsiz kalmasına neden oldu. Bu saldırılar sırasında camiler, pazar yerleri, okullar savaş uçaklarıyla vuruldu.
Yeni siyaset belgesi:
HAMAS, 2017 yılında Filistin’in mevcut şartlarını ve konjonktürü göz önünde bulundurarak yeni siyaset belgesini yayımladı. HAMAS’ın kuruluş bildirgesi niteliğindeki Misak’a göre yeni siyaset belgesinde, bazı görüşlerini güncellediği dikkat çekiyor.
2004 yılında Abdulaziz el Rantisi’nin şehadetinden sonra HAMAS Siyasi Büro Başkanlığına seçilen Halid Meşal, 2017 yılında görevini İsmail Heniye’ye devretti.
Geçtiğimiz Temmuz Ayı’nın son gününde haince şehid edilen Şehid İsmail Heniyye’den sonra hareketin başına, Yahya İbrahim Sinwar getirildi.
Filistin Direnişinde Yeni Aşama
2021 yılında Şeyh Cerrah olayları ile patlak veren olaylar sonrasında HAMAS’ın başlattığı Kudüs’ün Kılıcı operasyonu Filistin direnişinde yeni bir aşamanın başladığını gösterdi. Kudüs Kılıcı, direnişte savunma aşamasından karşı operasyon aşamasına geçildiğini gösterdi.
7 Ekim’de başlayan Kudüs Tufanı operasyonu ise aslında 2021’de başlayan Kudüs Kılıcı operasyonunun ikinci ayağını oluşturuyor. Savunmadan karşı operasyon aşamasına geçen direniş güçleri siyonist çetenin kalbine doğru ilerliyor. Mücahitlerle baş edemeyen siyonist çete, yine savunmasız sivil halkı bombalıyor. Kudüs Kılıcı operasyonu sırasında kara harekatını göze alamayan siyonist terör rejimi, daha profesyonel ve sofistike gerçekleştirilen Kudüs Tufanı karşısında adeta ecel terleri döküyor.
Aksa Tufanı Harekatı’nın üzerinden neredeyse bir yıl geçti. Siyonist işgal çetesi, Büyük şeytan ABD dahil olmak üzere Batı blokunun tamamının maddi, askeri, siyasi ve idari desteğini almasına rağmen halen HAMAS başta olmak üzere Direniş Güçleri karşısında bir başarı elde etmiş değil.
HAMAS’ın Kudüs’ün özgürlüğüne giden yolculuğu, şehitlerin kanının bereketiyle devam ediyor…