Korona virüs dünyayı ve üzerindeki insanlığın seyrini tamamen etkiledi. Her işte yaratıcının bir müdahalesi, iradesi ve muradı olduğu inancıyla umuyoruz ki yaşadığımız bu günler tüm insanlık için güzel ve iyi şeylere vesile olur.
Hastalıkla beraber kimileri güldü kimileri ağladı ancak son gülen iyi güler derler. Bunu söylemek için henüz erken ancak bize göre özüne dönüp süreçten ders çıkaranlar için bereketli bir dönem ancak hala her şey eskisi gibi olsun da yine normal bir şekilde hayatı yaşayalım diye ısrar edenler bakımından pek de mutlu olunacak ya da kazançlı bir dönem olmayacaktır.
Evet, bir daha söyleyelim! Hayat normale dönsün her şey eskisi gibi olsun diyenler bu süreçten gerektiği anlamda ders çıkarmamış görünüyor. Elbette evlere tıkılıp kalmaktan, rahat rahat dolaşamamaktan kurtulup, bana da hastalık bulaşır mı endişesinden sıyrılıp şöyle özgüvenli ve huzurlu bir şekilde yaşama devam etmeyi istemek çok doğru ve doğal bir istek. Bunlar, tez zamanda olsun diye de üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirip dua da etmeliyiz.
Bu nokta ile ilgili söyleyecek çok örnek var. Fıtratımıza uygun olan ve doğal yasalara mutabık olan her şey işlerlik kazansın ve bu anlamda normalleşme bir an önce olsun.
Peki, her şey mi eskisi gibi olmalı?
Bireysel davranışlarımız, düşüncelerimiz, duygularımız, hedeflerimiz olması gerektiği gibi miydi? Bir genç olarak kendimizi iyi tanıyor muyduk?
Üzerimize düşen sorumluluklarımızı yerine getiriyor muyduk? Başta kendimiz, ailemiz, ülkemiz ve insanlığın hizmetine ve faydasına bir şeyler kazandırmak, kıymetli ürün ve eserler ortaya koymak adına doğru bir mecrada gayret içerisinde miydik?
Çevremizde, yaşadığımız ülkede, İslam coğrafyasında ve dünyada gelişen olay ve olguları okuyup anlamlandırmada isabetli ve haklı bir bakış açısına sahip miydik?
Toplumların, ülkelerin, iktidarların, birliklerin hatta ve hatta dünya üzerinde egemen güç ve dengelerin değiştiği şu süreçte acaba ben ne yapabilirim? Ben bu değişimde rol alabilir miyim? Bizimde bir hedefimiz vardı bu süreç hedefimize varmada nasıl bir etken olacak? Rabbimizin bu salgın hastalık ile ilgili bize vermek istediği mesajlar neler? Sorularını sormadan; bu süreç hayallerimizi ve rüyalarımızı gerçekleştirmek için bir fırsat, değerlendirmenin tam zamanı demeden nasıl geriye-eskiye dönme planları kurabiliriz?
Kuracağımız büyük cümlelerimiz, haykıracak güçlü sözlerimiz, yitirilen umutları canlandıracak gayretlerimiz ve tekrardan BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM diyerek Allah’ın halifesi olma yetkisi ile İslam’ın medeniyetini kurma vizyonumuz yoksa Peygamberin kutlu mesajını tüm yeryüzüne ulaştırma niyetimiz yoksa kuru kuru geriye dönmek sadece korkaklık içerisinde bir kaçıştan başka bir şey olmayacaktır.
Nereye mi dönmeliyiz?
Peygamber Efendimizin mübarek parmağı ile işaret ettiği yöne dönmeliyiz. Vefat etmeden kısa bir süre önce bile ordulara hedef gösteren bir peygamberin ümmeti olarak;
Birey olarak, ihlaslı ve dosdoğru bir şekilde KIBLEYE; Toplum olarak ise İslam’ı en güzel ve doğru örneklikle yaşayıp herkesin mutlu, huzurlu ve güvende yaşayacağı MEDENİYETİMİZİ İNŞA ETMEYE yönelmeliyiz.
Söz&Kalem - Adem Aksu