Hep yeni hayaller kurar insan. Yeni hedefler koyar önüne, geleceğe dair. Zamana hükmedemediğinde, hükmedilen olacağını bildiğinden sımsıkı tutunur hedeflerine ve hayallerine. Bütün planlarını yapar ama hep bir vakti bekler başlamak için. Bu sebeple yeni yıla girmeden önce hayata yeniden başlamak, yepyeni işler başarmak ve güneş timsali umutla, ufukta yükselmek isteyenler için bir yazı derledik. Rabbimden temennim bu küçük ve hatadan beri olmayan yazıyı kabul etmesidir. Hayallerinizin, hayatınıza dönüşmesi dileğiyle…
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, dergimizin elinize ulaşmış olması ve sizin de şu anda bunları okuyor olmanız belki de ulaşmak istediğiniz hedeflerin çok da uzakta olmadığının bir göstergesidir. J
Bilinen bir gerçektir ki, başaran insanların dilinden hep şu cümle dökülmüştür: “ İnsan isterse yapabilir.” Öncelikle isteyeceğiz ama küçük olanları değil; en büyüklerini, ulaşılamaz dedikleri, imkânsız düşünülenleri. “Allah, kuluna yetmez mi?” ayeti öncülüğünde kişi; kurumuş toprağı canlandıran, orada rengârenk çiçekler büyüten, zemheri kışı bahara çeviren, zorluktan sonra kolaylığı getiren, hüznü sevince çeviren ve papatyaları sert taşlarda bitiren O güce sarıldı mı yapamayacağı, üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey kalmayacaktır. Bu kadar hayalci olmamalıyız diye düşünebilirsiniz ama unutmamalıyız ki, hayata geçirilen her şey önceleri birer hayaldi…
İstemek dedik. Peki, sadece istemekle ulaşabilir mi insan hayallerine? Cevap aşikârdır ki, hayır. Bu sefer de inanmalıyız, tabii öncelikle Allah’a, O’nun gücüne sonrasında ise istenilen tüm hedeflere. İnsan inandığı kadar bağlanır hedeflerine, umut bağlar hayallerine. “…Eğer ‘inanmışsanız’ galip gelecek olanlar sizlersiniz.” ayeti öncülüğünde de inanacağız ve de asla pes etmeyeceğiz.
Peki, bunlardan sonra ne yapmalıyız? Hayallerin ve hedeflerin aşkıyla artık sabırla sefere çıkmalıyız, geri dönmemek adına! Yürürken karşımıza dağlar çıksa ve de onları delmek için elimizde küçük bir iğne bulunsa dahi asla yılmayacağız. O yürünecek olan binlerce km’lik yolu küçük adımlarla, yavaş yavaş, kan ter içinde yürümek zorunda olsak da adımlarımızı atacağız, arttırmaya devam edeceğiz. Yolu bitirmeyi değil, sürekli yolda olmayı hedefleyeceğiz. Yolda dökülenlere, yoldan döndürenlere hiç aldırış etmeden devam edeceğiz. Sebat edeceğiz, sabredeceğiz, dua ile güçleneceğiz. Bastığımız diken olacak ama biz gülleri yakınımızda bileceğiz.
İstedik, inandık ve yola çıktık. Artık sonuca odaklanmadan, Allah’ın vereceği en hayırlı olanıdır diye düşünerek yola ilk günkü aşkla, sevgiyle devam edeceğiz.
Yazımızın başında, başlamak için hep, bir vakti beklediğimizi belirtmiştik. Önümüzde yepyeni bir yıl var; yeni hayaller, hedefler kurmak ve başarabilmek için. Bu yıl bizim yılımız olabilir. Geçmişe samimi bir tövbe edip geleceğe umut dolu bir sayfa açalım ve de yeniden başlayalım hayata. Unutmamalıyız ki, bir insan birçok şeyi değiştirebilir ve karıncalara yem olacak tohum, kasırgalara kafa tutan meşe ağacına dönüşebilir…
Söz&Kalem - Ahmet Karadeniz