Söz&Kalem-M.Hüseyin Kardaş
Seni yazacak kalem,
Damladığı vakit mürekkep.
Seni konuşacak kelam,
Kiramen katibin şahitliğinde.
Kahreden bir belirsizlik demiyorum
Akıbetinin ne olacağı bilinmezliğinden.
-Ki tarih bilir,
Kur’an-ı Mübin bildirir;
Firavunların ve Nemrutların,
Belamların ve karunların
Ad ve Semud kavimlerinin,
Zelil ve rezil nihayetlerinden…
Bombalandıkça çevren,
Kana bulandıkça çehren,
Küffarın sedası yankılandıkça
Nebiler ve peygamberler şehrinden
Süzüldükçe kuşlar mahzunca mabedine
Dillerden düşmeyen,
Gönüllerde yücelen sensin.
Hem zaten dememiş miydi
O efsanevi komutan;
Hatip olan bu davayı konuşsun
Eli kalem tutan bu davayı yazsın
Herkes bir şey yapsın
Ama sakın sessiz kalmasın.
Çünkü sessizlik öldürür!
Sürüyle uçan göçmen kuşlar
Aralarında seni konuşuyorlar;
Fedakarlığını, mertliğini, cesaretini,
Beytül Makdis’e olan hamiyetini
Ve bağrında barındırdığın
Tüm mustazaf halkların semboliyetini…
Ressamlar, samimiyetini resmediyor
Nakkaşlar, mücadeleni nakşediyor
Alimler davanın hakikatini
Direnişinin bereketini eserlerine naklediyor…
Ve işte…
Dualarda fısıldadığım sensin,
Meydanlarda haykırdığım sen!
İmkanları ihtimallere çevirme
Gücüm ve çabam,
Hevesim ve heyecanım sen…
Haktan, hakikatten, inançtan…
Kudsiyetten, vicdandan, fıtrattan...
İnsanlıktan yana tavır almaktır;
Seni yazmak
Ve seni konuşmak